Her yıl olduğu gibi bu yıl da Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş yıl dönümü, Anıtkabir'de düzenlenen aşkla, saygıyla ve gururla dolu anma töreniyle kutlandı. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nın coşkusunu hissetmek ve Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü anmak için devlet erkanının bir araya geldiği Anıtkabir, anlamıyla ve ilhamıyla dolup taştı. Bu yılki etkinlikler, geçmişe dair özlemi ve geleceğe dair umutları bir araya getirerek, Türk milletinin birlik ve beraberliğini pekiştirdi.
Tören, sabah saatlerinde başladı. Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı, Cumhurbaşkanı ve Başbakan gibi devletin en üst düzey yöneticileri, Anıtkabir’i ziyaret ederek Atatürk’ün manevi huzurunda saygı duruşunda bulundular. Ziyaret, Atatürk’ün anısına çiçek bırakılmasıyla devam etti. Her bir devlet yetkilisi, bu anlamlı günde Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ilke ve devrimlerini anarak, ülkenin geleceği için üzerine düşeni yapma kararlılığını vurguladı. Anıtkabir'deki bu ziyaret, yalnızca resmi bir görev olmanın ötesinde, vatanseverliğin ve Atatürk’e duyulan sevginin bir göstergesi olarak öne çıktı.
Etkinlik sırasında yapılan konuşmalarda, devlet erkanının ortak paydası olan Cumhuriyetin değerleri vurgulandı. Cumhurbaşkanı, Türkiye’nin bağımsızlık mücadelesinin simgesi olan Cumhuriyet’in, makus talihini yenmek için gösterilen azmi ve kararlılığı hatırlatarak, “Cumhuriyet, sadece bir yönetim biçimi değil, aynı zamanda bir yaşam tarzıdır” dedi. Ayrıca, Atatürk’ün ‘En büyük eserim’ diye tanımladığı Türkiye Cumhuriyeti'ni daha ileri taşıma azmimi yineledi. Bu sözler, katılımcılar arasında büyük bir coşku ve gurur dalgası yarattı.
Devlet erkanının yanı sıra, Anıtkabir’de 29 Ekim coşkusunu paylaşmak isteyen halk da yerini aldı. Çocuklar, gençler ve yaşlılar, Türk bayraklarıyla Anıtkabir’i doldurarak, Cumhuriyetin coşkusuna ortak oldular. Törende, marşların söylenmesi ve saygı duruşunda bulunulması gibi geleneksel ritüeller, geçmişle bugün arasında güçlü bir bağ kurdu. Anıtkabir, o günde, sadece bir anma yeri olmanın ötesinde, birçok duygunun yaşandığı bir mekan haline geldi.
Anıtkabir’de düzenlenen bu özel etkinlik, halkın ve devletin buluştuğu önemli anlardan birisi olarak tarihe geçecek. Duygusal anların yaşandığı bu ziyarette, Cumhuriyetin kazanımları ve geleceği için neler yapılması gerektiği üzerinde duruldu. Herkes, Atatürk'ün kurduğu bu genç cumhuriyetin daha ileriye taşınması adına el birliğiyle çalışacağına dair umut ve inançla, Anıtkabir’den ayrıldı.
Anıtkabir’de gerçekleştirilen bu anlamlı anma töreni, gözlerimizdeki yaşlarla ve yüreklerimizdeki gururla, Cumhuriyet’in getirdiği tüm değerleri hatırlatırken, geleceğimiz için var gücümüzle çalışmanın ne kadar önemli olduğunu da bir kez daha gösterdi. Gözlerimizdeki ışıltıyla, Anadolu topraklarında bu yaşam anlayışını sürdürmek üzere, herkesin elbirliğiyle bir araya gelmesinin anlamı büyüktü.